Dünya çapında etrafa ve iklime ziyan veren fosil yakıtların kullanımından kaynaklanan iklim değişikliği, giderek daha büyük bir global tehdit haline geliyor.

Birçok ülke ve kurum iklim değişikliğini önlemek hedefiyle fosil yakıt kullanımını kademeli olarak sonlandırarak rüzgar ve güneş gücü üzere pak güç kaynaklarına dönüşümü gerçekleştirmeye çalışıyor. 

Bu kapsamda, 2070’e kadar net sıfır emisyon maksatlarının gerçekleştirilmesi için iktisadın birçok alanında güç muhtaçlığının karşılanması için etrafa ziyanlı fosil kaynakların kullanımı yerine pak güç kaynaklarına geçişin sağlanması gerekiyor. 

Yenilenebilir güç kapasitelerindeki artışın hızlandığı son periyotta, tek başına elektrik bölümünün dönüşümü sıfır emisyon gayelerinin üçte birine ulaşılmasını sağlayabilirken, ulaşım, binalar ve sanayi bölümü başta olmak üzere birçok alanda pak güç dönüşümüne gereksinim duyuluyor. Ulaşım, sanayi ve binalar global emisyonların yüzde 55’ini oluşturuyor. 

Bu kesimlerde geri dönüşümün sağlanması, elektrikli taşıtların kullanımı, binaların ısınması ve öbür hususlarda alınacak tedbirlerin sıfır emisyon maksatlarına ulaşmada en büyük katkıyı yapabileceği öngörülüyor. 

Kelam konusu maksatların gerçekleştirilmesi için bugünden başlayarak pak güç teknoloji yatırım ve inovasyonunun hızlandırılması gerekiyor.

IEA Lideri Fatih Birol, rapora ait yaptığı değerlendirmede, Covid-19’dan kaynaklanan zorluklara karşın pak güç teknolojilerini hızlandırmak ve iklim gayelerini yakalamak ismine iyimser olunması için sebepler bulunduğunu belirterek, “Rapora baktığımızda aslında yalnızca önümüzdeki zorluğun boyutunu değil birebir vakitte bu zorlukların nasıl üstesinden gelebileceğimizi de görüyoruz.

Güneş gücü, dünya çapında yenilenebilir enerjiyi doruğa taşırken, düşük faiz oranları pak güç projelerinin artmasına yardımcı olabilir” tabirlerini kullandı. 

Birol, daha fazla ülke ve şirketin bu yatırımları yapması gerektiğine dikkati çekerek, “Şu anda güce erişimi olmayanlara güç sağlamak için gayretlerimizi iki katına çıkarmamız gerekiyor.

Ayrıyeten, mevcut altyapıdan kaynaklanan emisyonları önlememiz gerek zira bu durum iklim değişikliğiyle çabadaki ortak amaçlarımızın gerçekleştirilmesini zorlaştırıyor.” değerlendirmesinde bulundu. 

NTV